Bebek Ölümünde Aile İhmali Suç Sayılır mı? İhmali Davranışla Öldürme ve Taksirle Öldürme Arasındaki Fark Nedir?

Olayda, sanıklar anne ve baba, bebekleriyle birlikte yaşamaktayken, bebeğin beslenme yetersizliği ve hijyen eksikliği nedeniyle ölümüne sebebiyet vermiştir.
Adli Tıp raporlarına göre bebekte ileri derecede zayıflık, dehidrasyon ve hijyen eksikliği tespit edilmiştir.

Bu olayda tartışılan temel soru şudur:
Sanıkların ihmali, kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçu (TCK 83) kapsamında mı değerlendirilmeliydi, yoksa taksirle öldürme suçu (TCK 85) kapsamında mı?


Hasta Olan Çocuğu Hastaneye Götürmemek İhmali Davranışla Öldürme Suçunu Oluşturur mu?

Olay dosyasına göre:

  • Bebek yaklaşık 20 gündür hasta olmasına rağmen hastaneye götürülmemiştir.
  • Aile, Devletin koruma yetkililerine bebeği teslim etmek istememiştir.
  • Ölüm, beslenme eksikliği ve bakım ihmali nedeniyle gerçekleşmiştir.

TCK 83. maddeye göre, bir kişinin hayatını korumakla yükümlü garantör konumundaki kişi (burada anne ve baba), koruma yükümlülüğünü ihmal ederse ve ölüm neticesi doğarsa, kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçu oluşur.
Ancak ilk derece mahkemesi, sanıkların bu ağır ihmalini bilinçli taksir olarak nitelendirmiş ve taksirle öldürme suçundan ceza vermiştir.

Yargıtay ise bu vasıflandırmanın yanlış olduğunu belirtmiştir.


Anne ve Baba Bebeklerini Hastaneye Götürmezse Hangi Suçtan Sorumlu Olur?

Türk Medeni Kanunu’na (TMK 335, 337, 339, 346 ve 348. maddeleri) göre anne ve baba, çocuklarının bakım, eğitim ve sağlık yükümlülüklerini yerine getirmek zorundadır.

Bu yükümlülüklerin ağır bir şekilde ihlal edilmesi ve ölümle sonuçlanması halinde:

  • Eğer ölüm, öngörülebilir bir ihmali davranıştan doğmuşsa: TCK 83 (ihmali davranışla kasten öldürme) kapsamında değerlendirilir.
  • Eğer yalnızca dikkatsizlik veya basit bir kusur varsa: TCK 85 (taksirle öldürme) kapsamında olur.

Bu olayda, bilerek ve isteyerek bakım yükümlülüğünü ihmal etme ve bebeği hastaneye götürmeme eylemi, kasten ihmali davranışla öldürme suçunu oluşturacak ağırlıktadır.


Açlıktan ve Bakımsızlıktan Ölen Bebek Vakasında Yargıtay Ne Karar Verdi?

Yargıtay 12. Ceza Dairesi:

  • Sanıkların yükümlülüklerini ihmal ettiklerini,
  • Bu ihmalin bebeğin ölümüne doğrudan sebebiyet verdiğini,
  • Bu nedenle suçun vasfının taksirle öldürme değil, ihmali davranışla kasten öldürme olması gerektiğini belirtmiştir.

Yerel mahkemenin suç vasfında hata yaptığı ve bu nedenle hükmün bozulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.


Bebek Ölümünde Devlet Koruma Yetkililerinin de Sorumluluğu Var mı?

Sanıkların beyanlarına göre, ölümden önce Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkilileri eve gelmiş ancak bebek aileden teslim alınmamıştır.
Bu durumda:

  • Kamu görevlilerinin de görevlerini tam olarak yerine getirmediği,
  • Yargıtay’ın, ilgili kamu görevlileri hakkında da Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu yapılması gerektiğini belirttiği görülmektedir.

Dolayısıyla, sadece aile değil, ihmali olan kamu görevlileri hakkında da cezai süreç işletilmelidir.


Anne Babanın Bebeğin Ölümünden Sorumluluğu Hangi Şartlarda Doğar?

Bir anne ve babanın bebeğin ölümünden cezai olarak sorumlu tutulabilmesi için:

  1. Bebeğin korunması ve bakılması yönünde hukuki yükümlülüklerinin bulunması gerekir (TMK 335 vd.).
  2. Bu yükümlülüğün bilerek veya ağır ihmal suretiyle yerine getirilmemiş olması gerekir.
  3. Ölümle sonuçlanan olayın öngörülebilir ve engellenebilir olması gerekir.

Bu olayda, tüm bu şartlar mevcuttur.
Bu yüzden olayda basit taksir değil, ağır ihmali kasten öldürme sorumluluğu gündeme gelmiştir.


SONUÇ: Yargıtay’ın Değerlendirmesi Ne Oldu?

Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 21.01.2021 tarihinde verdiği kararda:

  • Yerel mahkemenin suç vasfında yanıldığını,
  • Sanıkların ihmali davranışla kasten öldürmeden cezalandırılması gerektiğini,
  • Ayrıca görevini ihmal eden kamu görevlileri hakkında da suç duyurusunda bulunulması gerektiğini,
  • Kararların bu gerekçelerle bozulmasına hükmetmiştir.

Sanıklar bakımından kazanılmış hak ilkesi uyarınca ceza miktarı bakımından mevcut haklar saklı tutulmuştur.

Yorum Bırakın

Recent Articles

Haziran 11, 2025
Hissedar Olarak İhaleye Teminatsız Katılmak: İhalenin Feshi Talep Edilebilir mi?
Haziran 11, 2025
Muris Muvazaası Davası Ne Zaman Açılabilir? 33 Yıl Sonra Bile Dava Açmak Mümkün mü?
Haziran 11, 2025
Çanakkale Sit Alanı Davası Devlete Karşı Tazminat
Haziran 11, 2025
İcra Borcunu Ödedim Ama Dosyam Neden Hâlâ Açık Gözüküyor?
Haziran 10, 2025
Çanakkale’de Mirastan Mal Kaçırma Davaları: Satış Gibi Gösterilen Bağışlar Geçerli mi?
Haziran 10, 2025
MASAK’ın Banka Hesaplarına Bloke Koyma Yetkisi: Madde 19/A Nedir?
Haziran 9, 2025
Çanakkale’de Miras Davaları Neden Bu Kadar Zor? | Miras Bırakanın İradesi ve Denkleştirme Tartışmaları
Haziran 8, 2025
Polise Kimlik Göstermezsem Ne Olur? Tutuklanır Mıyım? Gözaltına Alınabilir Miyim?
Haziran 8, 2025
GBT Kontrol Noktasında Vatandaş “Polis Kimliğini Göster” Dediğinde Ne Yapmalı?
Haziran 8, 2025
Polis, Aracın İçini Arayabilir mi? Hangi Durumda Araç Durdurulup Aranır?
Haziran 7, 2025
Avukatın Çantası Aranabilir mi? Adliye Girişinde Polis Ne Yapabilir?
Haziran 7, 2025
Polis kendi memleketine atanabilir mi?2022’de değişen yönetmelikle kimler doğduğu ile tayin isteyebilir?Şehit yakını, engelli çocuğu olan polis, gazi personel memleketine gidebilir mi?
Haziran 7, 2025
Anayasa Mahkemesi Kolluk Personelinin Eleştiri Hakkına İlişkin Önemli Karar Verdi (2025/39)
Haziran 7, 2025
Polis Memuru Eş Durumundan GİH Memuru Olabilir mi? Yönetmelik Ne Diyor?
Haziran 6, 2025
Hisse Senediyle Suç İşlenir mi? Piyasa Dolandırıcılığı, MASAK Raporları ve Örgüt İddiası