“Dedem yıllarca ekti, biçti… Ama tapu bir türlü bizim olmadı” diyorsanız bu yazı sizin için!
Köyden gelen birçok müvekkilimiz aynı hikâyeyle kapımızı çalıyor:
“Dedem o araziyi 50 yıl boyunca ekti biçti, babam da aynı şekilde devam etti. Ama bir gün bir baktık ki arazi orman olmuş, üstelik Hazine adına tescillenmiş.”
Bir mirasın izini süren torun, yıllar sonra hakkını aramak için mahkeme kapısına gider. Ancak orada karşılaştığı şey, sadece taş gibi dosya klasörleri değil; orman kanunlarının keskin hükümleri ve zilyetliğin sınırlarıdır.
Bu yazıda, 20.02.2025 tarihli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi kararını esas alarak, zilyetlikle kazanılamayan taşınmazların neden tapuya geçirilemediğini, 2/B uygulamasının mahkeme yoluyla talep edilip edilemeyeceğini ve orman vasfı iddiası karşısında ne yapılması gerektiğini aşama aşama anlatacağız.

Zilyetlik ile Tapu Alınabilir mi?
Zilyetlik ne demek?
Zilyetlik, bir taşınmaz üzerinde fiili hakimiyet kurmak, o taşınmazı sahibi gibi kullanmaktır. Ancak her zilyetlik, mülkiyet hakkına dönüşmez. Türk Medeni Kanunu m. 713, bazı şartlarla zilyetliğe dayalı tapu kazanımına izin verir. Ama bu madde her yere uygulanamaz.
Orman Arazileri Zilyetlikle Kazanılabilir mi?
Hayır. 6831 sayılı Orman Kanunu, orman niteliğindeki taşınmazların zilyetlikle kazanılmasını kesin biçimde yasaklamıştır. Bu, Anayasa’nın 169. maddesinde de karşılık bulur. Yani, orman sayılan bir taşınmazda dedenizin çift sürmesi bile mülkiyet hakkı doğurmaz.

Davada Ne Olmuştu? (Yargıtay 8. HD, 20.02.2025, 2023/3771 E. – 2025/1375 K.)
Davacı ne talep etti?
- Dedesi ve babasının yıllardır ektiği, biçtiği arazinin zilyetlikle tapuya geçirilmesini,
- Bu mümkün değilse, 2/B’ye çıkarılıp Hazine adına tescillenmesini,
- En azından beyanlar hanesine zilyet olarak işlenmesini istedi.
Mahkemeler ne karar verdi?
- İlk Derece Mahkemesi:
- Arazi 1981’de tespit dışı bırakılmış.
- 2015’te yapılan orman kadastrosunda “orman sayılan yer” olarak tescil edilmiş.
- Zilyetlikle tapu kazanımı mümkün değildir.
- 2/B’ye çıkarma idari bir işlemdir, mahkeme bunu yapamaz.
- Bu nedenle davayı reddetti.
- Bölge Adliye Mahkemesi:
- 1950’lerden 2013’e kadar olan hava fotoğraflarında taşınmazın %60-70 oranında meşe ağaçlarıyla kaplı olduğu,
- Meşe tohumlarının kendiliğinden taşınarak büyüyemeyeceği, bu nedenle daha önceden var olan ormanın tahrip edilip yeniden sürgün verdiği,
- Bu yüzden burasının kadim orman olduğu ve kazanılamayacağı,
- Vergi kaydının mülkiyet belgesi sayılmayacağı gerekçeleriyle kararı onadı.
- Yargıtay 8. Hukuk Dairesi:
- Tüm kararları yerinde bularak kararı oy birliğiyle onadı.
2/B’ye Çıkarma Talebi Dava Konusu Yapılabilir mi?
Hayır.
2/B kapsamına almak, yani orman sınırları dışına çıkarmak bir idari işlemdir.
Bunun yapılmasına yetkili olan merci orman kadastro komisyonlarıdır.
Mahkeme bir taşınmazın 2/B’ye çıkarılması yönünde idareyi zorlayıcı bir karar veremez.
Yargı organı yalnızca işlemin hukuka uygunluğunu denetleyebilir, bizzat işlemi tesis edemez.
Hava Fotoğrafları ve Bilirkişi Raporları Ne Kadar Belirleyici?
Bu davada olduğu gibi, yıllar önce çekilmiş hava fotoğrafları, arazinin orman vasfını ispatlayan en güçlü delillerdendir.
Özellikle 1953, 1956, 1958 ve 2013 yıllarına ait görüntüler, yerin doğal bitki örtüsünün meşe ormanı olduğunu göstermiştir.
Ayrıca bilirkişi raporları, meşe tohumlarının uzun mesafeye yayılamayacağını, mevcut ağaçların daha önceki ağaçların köklerinden çıkan sürgünler olduğunu tespit etmiştir.
Hukuki Gerçek: Tapu Her Zaman Adalet Dağıtmaz
Birçok vatandaş, atalarından kalan araziler için “bizim hakkımız” der.
Ancak hukuk, yalnızca geçmiş kullanıma değil, doğanın kendi kurallarına ve mevzuata da bakar.
Devlet ormanlarının korunması anayasal zorunluluktur.
Bu nedenle, toprak her ne kadar kişisel hatıralarla dolu olsa da tapu siciline geçmesi mümkün olmayabilir.
Ne Yapmalı?
- Atadan kalan toprakların durumu için öncelikle orman kadastro tutanakları ve hava fotoğrafları incelenmelidir.
- Zilyetlik iddiası varsa, tarımsal faaliyet sürekliliği, emek ve vergi belgeleri sunulmalıdır.
- Ancak taşınmazın orman vasfı taşıyıp taşımadığı mutlaka bilirkişi tespiti ile ortaya konulmalıdır.
Unutmayın, bir taşınmaz orman sayılan yerlerden ise,
ne kadar uzun süre kullanılmış olursa olsun,
devletin mülkiyetinde kalır.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Zilyetlikle miras kalan arazi 2B ile tapuya geçer mi?
Zilyetlikle miras kalan bir arazinin 2B kapsamında tapuya geçirilmesi, sadece belirli koşullar altında mümkündür. Ancak şunu unutmamak gerekir:
Orman sayılan yerlerde zilyetlik, mülkiyet hakkı doğurmaz.
Eğer miras kalan arazi, kadastro tarafından orman vasfında tescil edilmişse, ne siz ne de dedeniz ne kadar uzun süre kullanmış olsanız da bu taşınmaz zilyetlik yoluyla tapuya geçirilemez.
Ayrıca, 2/B’ye çıkarılma işlemi bir mahkeme kararıyla değil, Orman Kadastro Komisyonu kararıyla yapılabilir.
Mahkemeden bu yönde bir hüküm çıkmaz.
Atadan kalan tarla orman çıkarsa tapu alınır mı?
Atadan kalan tarlanın tapuya geçirilmesi için öncelikle o yerin orman vasfı taşımaması gerekir.
Eğer tapusuz bir tarla kadastro sırasında “orman sayılan yer” olarak tescil edilmişse, bu durumda taşınmazı zilyetlikle kazanmanız mümkün değildir.
Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, orman olan alanlar üzerinde ne kadar süredir ziraat yapılsa da, bu kullanım mülkiyet hakkı vermez.
Dolayısıyla, tapusuz miras niteliğindeki orman yerlerinde tapunun alınması mümkün değildir.
Tapusuz miras 2/B ile kazanılır mı? Yargıtay ne diyor?
Yargıtay kararlarına göre, tapusuz da olsa bir taşınmaz kadimden orman sayılan yerlerdense, 2B uygulaması yapılamaz.
Yani devlet o taşınmazı ormana dahil etmiş ve 2B kapsamı dışında bırakmışsa, orayı sonradan 2/B ile kazanmanız mümkün değildir.
Ayrıca, 2/B’ye çıkarılma süreci idari bir işlemdir ve dava yoluyla orman idaresi bu işleme zorlanamaz.
Tapusuz miras arazisi, yalnızca idarenin 2B kararı varsa ve taşınmaz bu kapsama alındıysa daha sonra satın alma yoluyla edinilebilir.
Yani mahkemeden böyle bir karar çıkmaz; süreç tamamen idarenin kontrolündedir.
Kadim ormanda zilyetliğe dayalı tapu talebi mümkün mü?
Hayır, kadim orman olarak tescil edilmiş bir taşınmazda zilyetliğe dayanarak tapu talebinde bulunulamaz.
Orman Kanunu’nun 1. ve 17. maddeleri, orman niteliğindeki yerlerin özel mülkiyete geçmesini yasaklamaktadır.
Yargıtay kararlarında da açıkça belirtildiği gibi, bu tür taşınmazlarda zilyetliğe dayalı talepler hüküm doğurmaz.
Özellikle hava fotoğrafları, kök analizleri ve bilirkişi raporlarıyla orman niteliği sabitse, mahkeme bu yerlerin özel şahıs adına tesciline karar veremez.
2B ile tapu tescili için mahkemeye gidilir mi?
Hayır. 2B ile tapu kazanımı bir dava süreci değildir.
Bu işlem, Orman Kadastro Komisyonu tarafından yapılır.
Mahkeme, bir taşınmazın 2B kapsamına alınıp alınamayacağına karar veremez.
Ancak, yapılan bir 2/B işlemi hukuka aykırı ise, bu işleme karşı iptal davası açılabilir.
Yani, 2/B işlemi yapılmasını mahkemeden istemek mümkün değildir, sadece yapılan işlemin denetimini mahkemeye götürebilirsiniz.