Sabah uyandınız, telefon ekranında tuhaf bir mesaj.
Tanımadığınız bir numara ya da sahte bir sosyal medya hesabı size şu mesajı gönderiyor:
“Bu görüntü sana ait, seni AVM tuvaletinde gizlice çektik. Şu an buzlu ama net görüntüler elimizde. Bize 2 saat içinde para gönder, yoksa ailene ve arkadaşlarına yollayacağız.”
Panik… Utanç… Korku…
Tam da dolandırıcının istediği bu!
Ama durun! Derin bir nefes alın. Bu mesajların hemen hepsi kurgudan ibaret.
İşte detaylar…
Bu Dolandırıcılık Yöntemi Nasıl İşliyor?
Yeni nesil siber dolandırıcılar artık psikolojik korku taktiklerini kullanıyor. Özellikle insanların en zayıf noktalarına dokunarak, onları para göndermeye ikna etmeye çalışıyorlar.
Senaryo basit ama etkili:
- Sizi sosyal medya, telefon numaranız ya da açık profillerden tespit ediyorlar.
- Aniden, “seni izledik”, “görüntüler elimizde”, “tuvalette çektik” gibi iddialarla mesaj atıyorlar.
- “Görüntüler buzlu ama sen olduğunu biliyoruz” diye korku yaratıyorlar.
- Para isterler: Kripto cüzdan adresi, IBAN, Papara, hatta marketten alınacak dijital kodlar bile olabilir.
- Sizden gelen paniği yöneterek baskıyı artırırlar: “30 dakika içinde ödemezsen rezil olursun.”
Ellerinde Gerçekten Bir Görüntü Var mı?
%99 ihtimalle HAYIR.
- Gönderilen videolar bulanık, montaj ya da stok görüntülerdir.
- Sahte ekran görüntüleriyle sizi psikolojik olarak çökertmek isterler.
- Asıl amaçları, panik hâlindeki bir insandan hızlıca para koparmaktır.
Bu dolandırıcılık türü, genellikle sosyal mühendislik ve korku odaklı şantaj şeklinde işler.
Yani suçlular aslında sizinle değil, korkularınızla konuşur.
Somut Örnek: “Tuvalette çekildim sanarak 4.000 TL gönderdim”
Bir müvekkilimiz sosyal medya üzerinden tanımadığı bir hesaptan gelen şu mesajla panik yaşamıştı:
“Tuvalet görüntülerini gördük, sen olduğunu biliyoruz. Paramızı gönder yoksa yayarız.”
Görüntü flu, ses yok. Ancak müvekkil “o kadar benzeyen bir videoyu nasıl buldular?” diyerek korkuya kapılmış, hızlıca 4.000 TL’yi IBAN numarasına havale etmişti.
Sonrasında hesabı engellenmiş, ulaşamamıştı. Ve evet: Hiçbir görüntü yoktu. Hepsi oyundu.
Bu Durum Hukuken Nedir?
Bu dolandırıcılık tarzı Türk Ceza Kanunu kapsamında:
- Şantaj (TCK m.107)
- Kişisel verilerin hukuka aykırı kullanımı (TCK m.136)
- Bilişim yoluyla dolandırıcılık (TCK m.158/1-f)
olarak değerlendirilmektedir. Cezaları oldukça ağırdır.
Ancak mağdurun, bu durumu resmî makamlara bildirmesi gerekir. Aksi hâlde dolandırıcı başka kişilere yönelir.
Böyle bir mesajla karşılaşırsanız ne yapmalısınız?
– Öncelikle sakin kalın. Panik hâli, karşı tarafın sizi daha kolay yönlendirmesine neden olur.
– Hiçbir şekilde para göndermeyin. Bir kez ödeme yaparsanız, tehditler bitmez; aksine devam eder.
– Size gönderilen mesajların, görsellerin ve konuşma geçmişinin ekran görüntüsünü alın. Bu kayıtlar delil niteliğindedir.
– En yakın emniyet birimine başvurarak durumu bildirin. İsterseniz doğrudan Cumhuriyet Savcılığı’na da suç duyurusunda bulunabilirsiniz.
– Mesaj atan kişinin sosyal medya hesabını tespit edebiliyorsanız, ifşa etmekten çekinmeyin. Bu başkalarının da dikkatini çeker.
– Son olarak, telefonunuzda ya da sosyal medya hesabınızda herhangi bir casus yazılım ya da şüpheli uygulama olup olmadığını kontrol edin. Gerekirse bir uzmandan destek alın.
Peki Neden Bu Tuzaklara Düşülüyor?
Çünkü insanlar utanç ve korku hissiyle mantıklı düşünemiyor.
Bu tarz mesajlar genellikle:
- Sabahın erken saatinde,
- Gece geç saatlerde,
- Tek başına kaldığınızda
atılır. Amaç, sizi yalnız ve çaresiz hissettirmektir.
Bilinçli bireyler, bu oyunlara gelmez. Unutmayın: Gerçek görüntüleri olan biri sizi aramaz, direkt ifşa eder. Eğer biri tehdit ediyorsa, yalandır.
Unutmayın: Korku, En Büyük Dolandırıcılık Aracıdır
Size ulaşan bu mesajlar karşısında “Acaba doğru olabilir mi?” demeye başladığınız an, tuzağa bir adım daha yaklaşırsınız.
Şüphe, onların silahıdır.
Bilgi ise sizin zırhınızdır.
Bu yazıyı okuyorsanız artık tuzağı biliyorsunuz.
Şimdi paylaşarak başkalarını da bilinçlendirme sırası sizde.